25 Ocak 2010 Pazartesi

Ustura - Eylem Yolcu'dan...

Defterimin arasında durur kırık ustura
Ne zaman kanatsam parmaklarımı
Çetelesini tutarım sayfalarına…

Yüzünün bukağısından akan Ağu
Zaten aşk çoktan yenildi sende.
Aralarda mile çekilmiş tenimde bilirim seni
Çünkü
Acı anlam katar yaşanmış anlara.
Ve aşk
Bir sınama krizidir
Ne kadar sevdiğine değil
Ne kadar acı çektiğine bakar
Mahvını ipe dizer
Susar parmaklarının arasına sıkıştırdığın kalem
Susar!
2-
Oysa susmaz ustura
Yankısını kestiği tende bırakır
Kimlik bunalımlarımızın ortasında
Tehlikeli bir dosttur.
Ölümün arzulayan nefesini duyarsın
Usturanın bileylenen çizgisinde.
Damarlarındaki kanın akışı değişir dokunuşunda…
3-
Ustura!
Elbet kırık bir usturaydı.
Defterimin arasında
Koynuna aldığı kelimelere ağlıyordu.
Yalnızdı!
Boynundan bir telis ipiyle asılıydı.
Soğuktu!
Sonuçta ölümün kendisiydi.
Şehirlerin
Kimliklerin
Kimliksizliklerin
Aşkların
Ve intikamların kıyısında
Düşüşe bir adım kalan lahzada
Tenin susturamadığı şehvetti…
4-
Usturaydı!
Elbet kırıktı..
Ben kırmıştım.
Geçtiğim tüm sınavların
Başarısız öyküsüydü ustura.
Bir yarısı bileğimde kaldı
Diğer yarısı defterimin arasında uyur.
Ne kadar büyüyebilir ki içimdeki yenilgiler,
Ne kadar ölebilirki usturadaki vahşet…

Aşk;
Bir parçalanmışlık duygusudur.
Ne kadar kendine dönmek istesen
Bir yarın
Hep başka bir yerde kalır…
5-
Ustura!
Hamam böceklerinden arta kalan
Tenimi sunuyorum sana
Paramparça edilmiş bir hayatın ortasında
Kıl payı kurtarılan aşkları borçlandım ben
Geri gel!
Gel geri!
Sana hiç yakışmıyor böylesi bir suskunluk
Geri gel!
Gel geri!
Gel ve söyle bana
Kazıdığım hangi çizgide korkaklığım
İhanetim
Ve dönekliğimle utandırdım seni
Ah!
Aşk karın doyurmuyormuş ustura
Öyleyse dünya aşktan
Yâda piçliğinden aç…

Hadi at zarları
Bahtıma çıkarsa bir dü u şeş
Sevildiğimi bileceğim.
Sözler çoktan anlamını yitirdi ya
Biz yine kumara başlayalım….

Eylem YOLCU